Yargıtay 2. HD. 2012/20025 E., 2013/5946 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :Ürgüp Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
TARİHİ :05.06.2012
NUMARASI :Esas no:2011/311 Karar no:2012/215
Taraflar arasındaki “boşanma” ve bağımsız olarak açılan “nafaka” davasının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı (kadın) tarafından, asıl dava ve tazminat istekleri hakkında verilen hüküm ve lehine hükmedilen nafakanın miktarı yönünden; davacı-davalı (koca) tarafından ise, kadın lehine hükmedilen yoksulluk ve tedbir nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle davalı-davacı (kadın) yararına da vekalet ücreti takdir edildiğine göre, kadının müstakil olarak açmış olduğu asıl dava ile birleştirilerek görülen nafaka davasının da kısmen kabul edildiğinin kabulü gerekmesine göre davacı-davalı (koca)’nın bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Davalı-davacı (kadın)’ın temyiz itirazlarına gelince;
Davacı-davalı (koca) tarafından açılan boşanma davası, 24.04.2012 tarihli dilekçe ile yetkili vekili tarafından ıslah edilmiş, ıslahla dava, evliliğin “akıl hastalığı” sebebiyle mutlak butlanla sakat olduğundan bahisle evliliğin iptali davasına dönüştürülmüştür. Mahkemece psikiyatri uzmanının verdiği 27.03.2012 tarihli rapor esas alınarak, davacının akıl sağlığının yerinde olmadığı gerekçesiyle evliliğin mutlak butlan sebebiyle iptaline karar verilmiştir. Hükme esas alınan tek hekim tarafından verilen rapor, hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir. Davacının vesayet altına alınmasına esas teşkil eden 23.08.2007 tarihli sağlık kurulu raporunda “epilepsi – hafif mental retardasyon” tanısı konulduğu görülmektedir. Bu rapor da davacının akit tarihindeki durumunu göstermekten uzak ve hastalığının evlenmesine engel oluşturacak bir akıl hastalığı niteliğinde olup olmadığını duraksamasız olarak ortaya koyar mahiyette değildir. O halde mahkemece; davacı hakkında akit tarihinde evlenmesine engel oluşturacak derecede akıl hastası olup olmadığı konusunda resmi sağlık kurulu raporu alınması ve hasıl olacak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, eksik ve yetersiz rapora dayanılarak hüküm tesisi doğru bulunmamıştır.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bu bentteki bozma sebebine göre davacı-davalı (koca)’nın yoksulluk nafakasına ilişkin temyiz itirazları ile davalı-davacı (kadın)’ın diğer yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, hükmün bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatıranlara geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 06.03.2013 (Çrş.)
Yargıtay 2. HD. 2014/3159 E., 2014/13940 K.
- ISLAH DİLEKÇESİNİN DİKKATE ALINMAMASI
- HAKİMİN TALEPLE BAĞLILIĞI
- HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU (HMK) (6100) Madde 26
“İçtihat Metni”
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı (koca) tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı-davalı kadın tarafından açılan nafaka davası ile davalı-davacı koca tarafından açılan boşanma davası birleştirilmiş, davalı-davacı koca 28.09.2011 tarihli ıslah dilekçesi ile davanın evlenmenin mutlak butlanla iptali olarak görülmesini talep etmiştir. Mahkemece, davalı-davacı kocanın ıslah dilekçesi dikkate alınmadan boşanma kararı verilmiştir. Hakim taleple bağlıdır (HMK.md.26). Açıklanan nedenlerle, davalı-davacı kocanın açtığı davanın evliliğin butlanı çerçevesinde değerlendirilmek suretiyle karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre davalı-davacı kocanın sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.19.06.2014(Prş.)
Yargıtay 2. HD. 2021/7777 E., 2021/9036 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 42. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Evliliğin İptali-Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen maddi tazminat ve nafakalar yönünden; davalı kadın tarafından ise hükmün tamamı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı erkek evlilik birliğin sarsılması hukuki sebebine dayanarak boşanma davası açmış, daha sonra davasını ıslah ederek, evliliğin iptaline (TMK m. 145) karar verilmesini, bu mümkün değilse akıl hastalığı sebebiyle (TMK m. 165) boşanmalarına karar verilmesini istemiştir. İlk derece mahkemesince, TMK’nın 145/2 nci maddesi gereğince mutlak butlan sebebiyle evliliğin iptaline, ortak çocuğun velayetinin babaya verilmesine, kadın lehine maddi tazminat ile tedbir ve yoksulluk nafakasına, ortak çocuk lehine tedbir nafakasına hükmedilmiş, kararın taraflarca istinaf edilmesi üzerine bölge adliye mahkemesince kadın lehine toplu yoksulluk nafakasına hükmedilerek tarafların sair istinaf taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Türk Medeni Kanunu’nun 145/2. maddesindeki sebeple evliliğin iptaline karar verilebilmesi için, eşlerden birinin evlenme sırasında sürekli bir sebeple ayırt etme gücünden yoksun bulunması halinin her türlü şüpheden uzak sağlık kurulu raporu ile belirlenmesi gerekir. Mahkemece, Erenköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesinden alınan 10.11.2016 tarihli sağlık kurulu raporunda davalı kadında “hafif derecede mental retardasyon olduğu, hastalığının kronik olduğu ve evlilik tarihinde mevcut olduğu” belirtilmiş, bu rapor ile de evliliğin mutlak butlan sebebiyle iptaline karar verilmiş ise de; davalı kadının evlenme tarihinde sürekli bir sebeple ayırt etme gücünden yoksun bulunup bulunmadığı veya evlenmeye engel derece akıl hastası olup olmadığı hususunun, davalının, dosya içerisindeki tüm tedavi kayıtları ve raporları ile birlikte yeniden bu hususları kapsayacak şekilde rapor alınmak suretiyle tespit edilmesi; buna göre mutlak butlan sebebi mevcutsa butlana karar verilmesi gerekirken, bu husus üzerinde durulmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamış ve bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre tarafların sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcın istek halinde yatıranlara geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 02.12.2021 (Prş.)